GENEL BİLGİLER
Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, 1.Bölge Müdürlüğü, Tekirdağ Şube Müdürlüğüne bağlı, Tekirdağ İli Süleymanpaşa ve Şarköy İlçeleri mülki hudutları içerisinde yer alan Kartaltepe Tabiat Parkı; 254 Ha. büyüklüğünde olup, Marmara Denizi’ne hâkim Ganos Dağı silsilesinde yüksek rakımda bulunduğundan orman, deniz ve Marmara Adasının bir arada bulunduğu bir manzaraya sahiptir. Şehir merkezine yakınlığından ve özellikle yamaç paraşütü etkinliklerinin bu alanda yapılıyor olmasından dolayı yöre ve civar İllerdeki halk tarafından büyük ilgi görmektedir.
FLORA BİLGİLERİ
Alanda baskın olarak orman vejetasyonu bulunmaktadır. Bu vejetasyonda birinci derecede baskın olan türler saplı meşe (Quercus robur L. Subsp. Robur), Macar meşesi (Quercus frainetto Ten.), Katran ardıcı (Juniperus oxicedrus L. Subsp. Oxicedrus), Gürgen (Carpinus betulus L.) ve Doğu kayını (Fagus orientalis Lipsky)’dir. İkinci derecede baskın olan türler ise Girit ladeni (Cistus creticus L.), kuşburnu (Rosa canina L.), adi süpürge çalısı (Calluna vulgaris (L.) Hull), alıç (Crateagus monogyna Jacq. Subsp. Monogyna)’dir. Bu odunsu ve çalı türlerin yanı sıra bu vejetasyon tipi içinde otsu türler de yetişmektedir. Bunlar arasında Kamış fesleğen (Clinopodium vulgare L. Subsp. Arundanum (Boiss.) Nyman), koyun gözü (Bellis perennis L.), eğrelti (Pteridium aquilinum (L.) Kuhn.), akçeoyu (Clypeola jonthlaspi L.) sayılabilir. Bu türlerin yanı sıra orman içi ve açıklıklarında soğanlı ve yumrulu bitki türleri de yetişmektedir. Bunlar arasında ikiz çiğdem (Crocus biflorus Mill. Subsp. Biflorus), sarı çiğdem (Crocus chrysanthus (Herb.) Herb.), ince kardelen (Galanthus gracilis Celak) ve orman sümbülü (Scilla bifolia L.) sayılabilir.
FAUNA BİLGİLERİ
Türkiye’de yayılış gösteren yaklaşık 165 kurbağa ve sürüngen türünün 21’inin Kartaltepe Tabiat Parkı sahasında ve yakın çevresinde de yaşadığı tespit edilmiştir. Bu türlerden 4’ü kurbağa (4 tür kuyruksuz kurbağa), 1’i kaplumbağa, 7’si kertenkele, 9’u da yılanlara aittir. Bunlardan Tosbağa (Testudo graeca) VU “zarar görebilir” kategorisinde yer almaktadır. Diğer taraftan saha ve yakın çevresindeki kuyruksuz kurbağalar (anurlar) ise IUCN’nin LC “düşük risk) kategorisinde yer almaktadır. Yörenin herpetofaunası dikkate alındığında; 10 türün IUCN statüsü belli değilken, 13 tür LC kategorisindedir. BERN Sözleşmesi Kesin Koruma Altında Olan Türler (EK II) kategorisinde 10 tür, Koruma Altında Olan Türler kategorisinde (EK III) ise 8 tür yer almaktadır. Bu türler geniş yayılımlı olup, bölgeye özgü endemik ve lokal endemik bulunmamaktadır.
Ülkemizde 170 civarında memeli türü yaşamakta olup, bunlardan 29 tanesi sahanın içerisinde ve yakın çevresinde yayılış göstermektedir. Sahanın çevresinde memelilerden tilki (Vulpes vulpes), porsuk (Meles meles), tavşan (Lepus europaeus), orman yediuyuru (Dryomys nitedula) en dikkat çeken türlerdendir. Bunların dışında yapılan arazi çalışmaları esnasında kirpi ve körfarenin yaşadığı da tespit edilmiştir. Saha ve yakın çevresinde memeli türlerin yaşadığı iz, dışkı ve bizzat gözlemlerin yanında çevre halkı ile yapılan görüşmelerden de anlaşılmıştır. Saha ve yakın çevresi özellikle amfibi ve sürüngenler ile küçük memelilerin barınıp beslenebileceği mevsimsel sulak alanlar içermektedir. Bu biyotoplar sahadaki önemli biyolojik rezerv alanlarını oluşturmaktadır.
Sahada ve yakın çevresindeki memeli türlerinden nesli tükenmekte olan tilkinin Türkiye’nin de taraf olduğu CITES = Nesli Tehlikede Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşmeye göre avlanması, öldürülmesi, iç ve dış ticareti kesinlikle yasaktır. Bu durum cezai müeyyidelerle güvence altına alınmıştır. Yine sahanın yakın çevresinde bulunabilen memelilerden olan Akdeniz Nalburunlu Yarasası, Uzun Kanatlı Yarasa, (NT): yakın zamanda tehdit altına girebilir kategorisinde, nalburunlu yarasa ve uzun ayaklı yarasa ile fare benzeri yediuyur (VU): Hassas- zarar görebilir nadir türler statüsünde yer alırken, körfare ile ilgili yeterli bilgi bulunmamaktadır (DD). Ayrıca, IUCN Kırmızı Listesine göre bu bölgede yaşayan memelilerden; 22’si (LC): Asgari endişe altındaki türler kategorilerinde yer alırken, 1 türün durumu belli değildir (DD). Diğer taraftan, bu türlerden 10 tanesi BERN Sözleşmesi listelerinde Ek II (kesin olarak koruma altına alınan türler)’de, 9 tanesi de Ek III (korunan türler)’de yer almaktadır.
KAYNAK DEĞERLER
Kartaltepe Tabiat Parkı’nın en önemli kaynak değeri doğal yapısı ve eşsiz manzarasıdır. Şehir merkezine yakınlığından ve özellikle yamaç paraşütü etkinliklerinin bu alanda yapılıyor olmasından dolayı yöre ve civar İllerdeki halk tarafından büyük ilgi görmektedir.
KÜLTÜREL DEĞERLER
Marmara denizine 100 km’den fazla kıyısı olan ve bundan dolayı haklı olarak ''Marmara'nın İncisi'' unvanıyla anılan Tekirdağ, sahip olduğu doğal güzellikleri ve barındırdığı kültürel varlıklarıyla turizm açısından göz ardı edilemeyecek avantajlara sahiptir. Kartaltepe Tabiat Parkı sınırları içinde yerleşim alanı bulunmamaktadır. Alana en yakın yerleşim yerlerinde oturan halk, geçimini tarım (buğday, ayçiçeği, soğan, bağcılık, sebze-meyvecilik-tütüncülük) ve hayvancılıkla (genelde küçükbaş) sağlamakta olup, devlet ormanlarında da yakacak ve yapacak odun üretiminde çalışmaktadırlar. Alana yakın köylerden Uçmakdere’de 1965’e kadar ipekböcekciliği ile çok zengin olunmuş, bu tarihten sonra Japonya’dan ipeklerin ithali ile köy tüm geçim kaynağını tüketmiştir. Buralarda yapılan hayvancılığın etkisi ile keçi peyniri imalatı ve dillere destan tepside peynir tatlısı çok meşhurdur. Bunun yanında kavurmalı kuru fasulye, tarhana çorbası, kesme ve kuskus pilavı en yörede en çok yapılan yemeklerdir. Özellikle üzüm, kiraz ve bahçecilik olduğundan en kaliteli taze fasulye burada yetişir.
REKREASYON İMKANLARI
Alan peyzaj değerinin yüksek oluşundan dolayı piknik ve dinlenmek için ideal bir yerdir. Eşsiz manzara ve doğal güzelliğinin yanısıra alandaki Nişantepede Tekirdağ Valiliğince her yıl yamaç paraşütü etkinlikleri düzenlenmektedir. Alanın tamamı doğa yürüyüşleri için uygundur. Kış aylarında yağan kar yükseklikten dolayı sahada uzun süre kaldığından, alan kış eğlence ve sporlarına da uygundur. Bölge henüz iyi tanınmamış durumda olmakla beraber, tabiat parkı olarak ilan edilip, gerekli düzenlemeler ve tanıtımının yapılması halinde son derece büyük bir ziyaretçi potansiyeline sahip olacaktır.