Rota Planlama Yayında. Hemen Deneyin

Mysia Bisiklet Rotaları

Bursa, Nilüfer İlçesi, Mysia Bisiklet Rotaları

Mysia Bisiklet Rotaları
BÜNYAMİN ŞAHİN

BÜNYAMİN ŞAHİN 4 yıl önce yazdı

Tüm Yazıları Sende yazar ol

Bursa, Nilüfer, Mysia Bisiklet Rotaları

Mysia Yolları projesi Nilüfer’in güney kırsalındaki Misi (Gümüştepe), Ulubat Gölü kuzey batı ucundaki Uluabat ve Mudanya’nın batısındaki Kapanca Antik Limanı arasında kalan 73 köy ve mahalleyi birleştiren, toplamda 857 km. uzunluğundaki rotalardan oluşmaktadır. 27 doğa yürüyüşü, 18 dağ bisikleti ve 5 at biniciliği parkurundan oluşturulan Mysia Yolları Rotaları, Nilüfer, Mustafakemalpaşa, Karacabey, Mudanya ve Orhaneli ilçelerine uzanarak konuklarını büyüleyici bir doğa, tarih ve kültür yolculuğuna çıkarır.

Mysia Yolları, Antik Çağ Anadolu sakinlerinden olan Mysialılardan ismini alan tarihî Misi köyünden yola çıkıp, geçmişi MÖ 7. yüzyıla uzanan antik Apollonia kentinin günümüzdeki devamı olan Gölyazı Mahallesi’ne ve Ortaçağ’a tarihlenen en müstahkem kalelerden Uluabat’a ve bir Mysia kenti olan Miletopolis’e uzanır. Osmanlıların Bursa civarındaki ilk yönetim merkezi olan Kite (Ürünlü) ile antik liman kalıntılarını barındıran Kapanca Limanı gibi daha pek çok önemli kültür mirası Mysia coğrafyasında kendisine yer bulur.

Misi’den Batı Uludağ yamaçlarına kadar, Uluabat Gölü çevresinde ve Tahtalı’dan Kapanca’ya uzanan Mysia Yolları parkurlarında, Mustafakemalpaşa, Karacabey ve Mudanya belediyeleri iş birliği ile 857 kilometrelik parkur boyunca, uluslararası standartlarda yönlendirici işaretler, yön levhaları, QR kod ile dijital haritalar gibi teknolojik imkânları sunarak, tüm doğa tutkunlarının bu rotaları güvenli bir şekilde kullanmalarını sağlar.

Çoğunlukla tarihî yollar üzerinde tasarlanmış Mysia Yolları parkurları, doğa yürüyüşü, dağ bisikleti, atlı doğa yürüyüşü, panoramik manzara seyri, kuş gözlemi, doğa fotoğrafçılığı, sportif olta balıkçılığı, çadırlı kamp, yamaç paraşütü ve mağaracılık gibi çeşitli aktiviteler için imkan sunar.

Unutmayın!..

  • Mysia Yolları Bisiklet Rotalarının başlangıç noktası olan Misi’ye Orhaneli yolu yerine farklı bir güzergâhtan da ulaşabilirsiniz. Fatih Sultan Mehmet Bulvarı’ndan Bilginler Caddesi yoluyla Cephanelik mevkiine uzanan şehir içi yol Harmanlar Caddesi’nden geçerek 5 kilometre sonra Misi’ye bağlanıyor.
  • Mysia Yolları bisiklet rotalarının dağlık bölgelerdeki bölümüne Misi-Dağyenice, Çalı-Atlas veya Kayapa-Maksempınar güzergâhlarını kullanarak kolay yoldan ulaşabilirsiniz.
  • B14 ve B15 rotalarının Uluabat’tan sonraki 3 kilometrelik bölümü Karacabey-Bursa yolunu kullanıyor. Uluabat çıkışında geçeceğiniz köprü dışında başka bir seçenek olmadığı için Gölkıyı ayrımına kadar emniyet şeridini kullanın ve dikkatli olun.
  • Mysia Yolları’nda geçeceğiniz rotalardaki yön levhaları ve renkli işaretler sizlere yolculuğunuz esnasında yardımcı olacaktır. Mavi yön levhalarının üzerinde bulunan rota numaralarına dikkat edin.
  • Yön levhalarının takılı olduğu direklerdeki QR kod etiketleri yardımıyla Google Maps veya Wikiloc sitelerinden rotaların işlendiği haritalara ulaşabilirsiniz.
  • B15 rotası, Uluabat Gölü sahiline uğramadan köylerden geçerek ilerliyor. Sahil yolunu kullanıp gözlem kulesinden manzara seyredip fotoğraf çekmek isterseniz, Ormankadı içinden geçip Uluabat’a çıkan 12 kilometrelik alternatif rotayı kullanabilirsiniz.
  • B14 ve B15 rotalarının Uluabat’tan sonra kullandığı yol bozuk asfalt, stabilize ve toprak yollardan oluşuyor. Gölkıyı’dan sonra Eskikaraağaç ayrımına ilerleyen rota tarlalar arasından geçiyor ve Gölyazı’ya inen asfalta bağlanıyor. Ara yolda işaretlemeler yapılmasına rağmen tarlalardaki çalışmalar nedeniyle rota dışına çıkmamak için QR kod etiketleri yardımıyla telefonunuza indirdiğiniz haritayı kullanın.
  • Mysia Yolları rotalarının büyük bölümü eski köy yollarını birbirine bağlıyor. Bazı bölümlerde yeni asfalt yapılmasına rağmen rotalar eski asfalt, stabilize ve toprak yollardan geçiyor. Rotalara uygun bisiklet tercihi şehir bisikleti (Citybike) veya dağ bisikleti (MTB) olmalıdır. Rotalar yol bisikletleri için uygun değildir.
  • B14 Uluabat Sahil Rotası ve B15 Ormankadı-Uluabat alternatif rotası toprak ve kırık taşların kaplı olduğu bent üzerinden geçiyor. Bu bölümde kol ve vücut titreşimini azaltmak için ön maşa/çatal amortisörlü bisiklet kullanımı size avantaj sağlayacaktır.
  • Rotalar için dış lastik seçiminizi şehir veya arazi lastiği yönünde yapmanız uygun olacaktır. Yanınızda her zaman yedek iç lastik ve tamir seti bulundurmanızda fayda var.

 

MYSİALILAR

Mysia, Anadolu’nun kuzeybatısında yer alan ve kuzeyde Propontis (Marmara Denizi), batıda Ege Denizi ve Troas, doğuda Bitynia, güneydoğuda Frygia, güneyde Lydia ve güneybatıda Aiolis ile çevrilmiş bir Antik Çağ bölgesidir.
Mysia coğrafyasının batı sınırını Gönen Çayı (Aesipos), doğu sınırını ise Orhaneli Çayı (Rhyndakos) ve Nilüfer Çayı (Odrysses) çizer. Bölgenin başlıca yükseltileri batıda Kazdağları (İda), doğuda Uludağ (Olympos) ve güneydoğuda Simav Dağı (Temnos)’dır.
Balkanlardan kalkarak Anadolu’nun batısında bir kavşağa yerleşen Frygialılar ve Bitynia’lılar gibi Mysialıların da Trakya kökenli bir kavim oldukları görüşü hâkimdir. Strabon, gezgin Skylaks ve Khalkisli Dionysios’u kaynak göstererek Mysialıları Trakyalı olarak kabul eder. Herodot’a göre Mysialılar MÖ 1200 yıllarında Yunanistan’a akın düzenleyen Dorlarla aynı tarihlerde önce boğazlara ve Propontis’in (Marmara) Trakya kıyılarına gelmişlerdi. Antik Çağ yazarlarından Plinius Bitynialılar, Frygialılar ve Mysialıların adlarını Avrupa’dan Moesi, Brygi ve Thyni adıyla göç eden göçmen topluluklarından aldıklarından bahseder.
Mysialıları Anadolu’nun yerli halkı sayılan Luviler ile bağdaştıranlar da vardır. Bir başka görüşe göre, Mysialılar MÖ II. binyıl Hitit metinlerinde adı geçen “Masa Ülkesi” insanlarıydı. Ord. Prof. Dr. Ekrem Akurgal, Güneydoğu Avrupa’daki Mösia ile Marmara’nın güneyindeki Mysia yer adlarının bir kavim adı olan Muşkilerle ilgili olduğunu ileri sürer.
Çıplak elle ve mızrakla savaşan aslan yürekli Mysialılar savaşçı bir halk olarak büyük üne sahiplerdi. Başka ordularda paralı asker olarak savaşırlardı. Homeros, at besleyen Trakyalılar, sütle beslenen şanlı Hippemolgolar ve insanların en doğruları Abiilerle birlikte, göğüs göğüse dövüşen Mysialıları da Troia’lıların müttefikleri arasında zikreder. Troia’da Priamos’un yanında savaşanlar arasında Kral Telephos’un oğlu Eurypylos, Gyrtias’ın oğlu Hyrtios, Hipotionos’un oğlu Morys, Ennomos ve Khromis önderliğinde Mysialılar vardır.
MÖ 5. yüzyılda yaşamış Skylaks’ın “Periplous” adlı coğrafi eserinde ise Mysia bölgesi bugünkü Yalova ve Bursa arasında kalan Armutlu yarımadasındadır. Gezgin Skylaks bölgeyi şöyle tanıtır: “Thrakia’dan sonra, Mysia halkı gelir. Olbia (İzmit) Körfezi’nin soluna doğru yelken açınca Kios (Gemlik) Körfezi’ne ve Kios’a kadar ulaşılır. Mysia bir sahil şerididir. İçinde yer alan Hellen kentleri şu şekildedir: Olbia ve limanı, Kallipolis ve limanı, Kios Körfezi’nin burnu ve solunda Kios kenti ile Kios ırmağı. Mysia’dan Kios’a doğru sahil boyunca deniz seyahati bir gün sürer.” Herodot ve Xenophon’da Olympos dağının kuzeyindeki Kios’u (Gemlik), Skylaks ise Askania (İznik) ve çevresini Mysia’da gösterirler.
Lidyalı Xanthos ve Eleialı Menekrates Mysia halkının onda birinin dinsel bir adağa uyularak Olympos dağı eteklerine sürüldüğünü ve burada yaşayanların torunlarına yörede Gürgen ağacının bolluğundan dolayı Mysialılar denildiğini öne sürerler. Yunanlılar tarafından Oksya denilen Gürgen ağacının ismi Lydialılar’da Mysos’dur. Uludağ’ın “Mysia Olympos’u” olarak adlandırılması, bölgede Mysialıların varlığının belirgin bir kanıtıdır. Herodot, Olympos dağına komşu oldukları için, Mysialılar’a “Olymposlular” denildiğini de aktarır.
Strabon; Mysialılar ilk zamanlarda kuzeyde Olympos dağının güney ve güneybatı eteklerine yerleşmişken daha sonra Trakya’dan gelen Friglerin Troia ve çevresini ele geçirmeleri, Propontis’in güney kıyılarına yayılmaları üzerine Kaikos ırmağının (Bakırçay) suladığı ovaya değin çekilmek zorunda kaldıklarını yazar. Ancak Lydia kralı Kroisos (MÖ 560-546) zamanında bile Olympos dağı dolaylarında varlıklarının devam ettiği de anlaşılmaktadır.
Yine Strabon “Bitynialılarla Frygialılar ve Mysialıların sınırını belirtmek zordur ve her kabilenin diğerinden ayrı olduğu gerçeği kabul edilmiştir” der ve sınır belirsizliği konusunu şu atasözü ile dile getirir, “Mysialılar ve Frygialıların sınırları ayrıdır; fakat aralarındaki sınırları belirlemek zordur”.
Hiçbir zaman bağımsız bir devlet kuramayan bu halk; sırasıyla Frygia, Lydia, Pers, İskender İmparatorluğu, kendi coğrafyalarındaki Pergamon Krallığı ve Roma egemenliğinde yaşamalarına rağmen geniş bir bölgeye adlarını verecek kadar etkili olmuşlardı. Mysialıların konuştukları dil hakkında kesin bir bilgi ve belge yoktur ancak Strabon Frygia ve Lydia dillerinin karışımı olduğu aktarır. Mysialıların bir kısmı küçük kentler kurmalarına rağmen halkın büyük bölümü hayvancılığa elverişli yüksek yaylalardaki tahkimli köylerde bağımsız kabileler halinde yaşıyorlardı. Halkın dini yaşantısında rahiplik görevi yaşam boyunca kentin en seçkinleri tarafından yapılırdı. Mysialılar inançları gereği canlı varlıkları yemekten kaçınırlar ve daha çok bal, süt, peynir gibi doğal ürünlerle beslenirlerdi.
Uzun zaman göçebe bir yaşam tarzını sürdüren Mysia halkı hayvancılığa bağımlıydı. Strabon (Geographika) ve Plinius’ta (Naturalis Historia) yer alan bazı bilgiler, bölgenin ekonomik kaynaklarının hayvancılıkla sınırlı olmadığını gösterir. Bölgenin en başta gelen doğal zenginliği ise kereste ve madene dayanıyordu. İç kısımlarda dar vadilerin kestiği dağlık arazi orman ve maden ürünleri bakımından çok zengindi. Olympos dağı (Uludağ) ve İda (Kaz) dağı çevresi sık ormanlarla kaplıydı. Bölge ikliminin elverişli olması nedeniyle Propontis kıyılarındaki düzlükler tahıl, meyve, özellikle zeytin ve üzüm üretimi açısından oldukça zengindi. Propontis kıyılarında Kyzikos’dan (Tatlısu/Kapıdağ Yarımadası), güneyde Pergamon (Bergama), Sardeis (Sart-Salihli), Smyrna (İzmir) ve Ephesos (Efes) gibi büyük merkezlere ulaşan ve bölgeyi doğuya giden yollarla buluşturan yol ağları Mysia’da ekonomik hayatın can damarıydı.
Savaşçı özelliklerinden dolayı Roma Barışı’nın hüküm sürdüğü yıllarda Frygialılar ile birlikte Anadolu’da bir tehdit olarak algılanıyorlardı. Kardeşi II. Artakserkses’i devirerek Pers tahtını ele geçirmeye çalışan Genç Kyros’un Ege kıyılarından topladığı paralı askerler arasında Mysialılar da vardı. Hellenistik dönemde Büyük İskender’in ordusunda da yer alan Mysialılar özellikle Diadokhlar dönemindeki savaşlarda aranan askerlerdi. Belki de bu özelliklerinden dolayı Romalı General Cicero Mysialıları “sanat ve edebiyattan yoksun barbarlar” olarak tanımlıyordu.
Mysialılar başlarına yörelerine özgü miğfer takarlar, tunçtan küçük kalkanlar taşırlar ve mızraklarının uçlarını ateşte sertleştirirlerdi. Orta Asya Türkleri gibi boylar halinde göçebe bir yaşam biçimi sürdüren savaşçı Mysialılar Bursa’nın önemli folklorik değerlerinden biri olan kılıç kalkan oyununun belki de atası sayılabilecek tarzda bir savaş oyunu oynarlardı. Xenophon, Anabasis adlı eserinde; bir zafer sonrası düzenlenen eğlence gecesinde Mysialı askerlerin yaptıkları savaş danslarını şu sözlerle anlatır; “Sonra iki kolunda da hafif birer kalkan taşıyan bir Mysialı ortaya çıktı. Kalkanlarını hareket ettirerek bazen iki düşmana bazen tek düşmana karşı savaşır taklidi yaparak dans ediyor, bazen de kendi çevresinde dönüp kalkanlarını bırakmadan perende atıyordu; güzel bir görünümdü bu. Sonunda kalkanlarını birbirine vurarak Pers dansı oynadı; çömeliyor, doğruluyor ve tüm bu hareketler lütün sesine uyularak yapılıyordu.”
Dağlarda göçebe bir yaşam tarzı sürdürmeleri tam olarak hâkimiyet altına alınmalarını önlüyordu. Yerleştikleri bölgenin sırasıyla Frygialılar, Lydialılar, Persler, Pergamon Krallığı ve Roma egemenliğine girmesine rağmen Mysialılar Mithridates Savaşları’na (MÖ 89-63) kadar hiçbir zaman kontrol altına alınamamışlardı. Roma İmparatorları’nın kentlerde yaşayan halkın daha kolay kontrol altına alınabilmesi amacıyla Anadolu’nun tamamında başlattıkları kentlileştirme faaliyetleri Mysialılar için sonun başlangıcı olur. Kentlileştirme politikasının zirveye ulaştığı MS II. yüzyılda Yunan ve Roma nüfusu içinde benliklerini kaybeden Mysialılar adlarını verdikleri Mysia coğrafyasında âdeta erirler.
Romalıların coğrafi ve etnik kimliklere bakmaksızın yaptığı düzenlemeler Strabon tarafından eleştirilir; “Çeşitli değişiklikler bugünkü farklı duruma neden olmuştur, çünkü çeşitli zamanlarda çeşitli yöneticiler buralara sahip olmuşlar ve bazı kabileleri birleştirmişler, bazılarını dağıtmışlardır. Çünkü Troia’nın alınmasından sonra hem Frygialılar hem de Mysialılar ve daha sonra Lydialılar ve onlarla birlikte Aiolisliler ondan sonra Persler, Makedonyalılar ve son olarak da Romalılar buralarda egemen olmuşlardır. Çeşitli yöntemlerle ülke değişik parçalara bölündüğünde halk lehçe ve isimlerini kaybetmiştir.”
Apollonia ad Rhyndacum (Gölyazı), Lopadion (Uluabat), Hadrianoi (Orhaneli), Daskyleion ad Mare (Eşkel) ve Miletopolis (Mustafakemalpaşa/Melde Bayırı) Bursa sınırlarında bilinen Mysia yerleşimleridir. Bir söylentiye göre Nilüfer ilçesinin Misi (Gümüştepe) ve Mudanya ilçesinin Misebolu (Aydınpınar) mahalleleri birer Mysia yerleşimidir.
Bugün Mysialıların adını gururla taşıyan tek yerleşim ise antik kaynaklarda geçmese ve adı değişmiş olsa da Nilüfer Çayı (Odrysses) kenarındaki Misi (Gümüştepe) Mahallesi’dir.

 

Mysia Bisiklet Rotaları

Misi'den Miletopolis'e 18 rota, 530 kilometre.

  B1 Misi-Dağyenice Göleti-Çalı Parkuru   |     18Km.   |     %21,9   |     140mt.   |     560mt.

Misi’den başlayan rota Dağyenice Mahallesi’ne doğru asfalt yoldan yavaş yavaş yükselip Dağyenice ve Çalı göletlerinden geçerek Çalı Mahallesi’nde sonlanıyor.

Parkurun ilk metreleri, yenilenmiş Misi evlerinin yan yana sıralandığı Pınar Sokak’tan geçiyor. Sokak sonunda sola dönüp asfalt yoldan 500 metre ilerleyin ve Dağyenice-Demirci sapağında sola dönerek yola devam edin. Bursa yönünden geliyorsanız Misi girişindeki çeşmeli çınarın sağından Dağyenice yönüne ilerleyin. 2,5 kilometre sonra Dağyenice Mahallesi altındaki yön levhalarından sağa dönen yol sizi doğrudan gölete götürür. Eğer soluklanmak isterseniz soldaki yolu kullanıp Dağyenice’de tarihî çınarın gölgesindeki kahvede bir mola verin. Dağyenice camisi altından güneye uzanan yol bir süre sonra alt yolla birleşerek gölet altına bağlanıyor. Hafta sonlarında Dağyenice Piknik Alanı çok sayıda ziyaretçi ağırladığından araç trafiğine dikkat edin. Çalı Göleti-İnegazi yön levhasından sağa dönerek yolunuza devam edin. Yaklaşık 600 metre sonra piknik alanında olacaksınız.

Piknik alanı içinden geçen toprak yoldan ilerleyin ve Çalı Göleti-İnegazi yön levhasını takip edin. Zorlu olmayan 2 kilometrelik bir çıkış sonrasında, meşelikler arasından geçen belirgin toprak yol Atlas Mahallesi altına doğru alçalıyor ve koca çınarın yanından devam ediyor. Çalı Göleti yolu diğer yön levhasının yanındaki toprak yoldan sağa dönüyor. Olta balıkçılarının gözde mekânı olan Çalı Göleti 2 kilometre uzakta. Gölet üstündeki yön levhasından sola dönerseniz Atlas Mahallesi’nden Çalı’ya inen anayola çıkacaksınız. Atlas Mahallesi’ne ulaştığınızda ister asfalt ister toprak yolu tercih edin, yokuş aşağı, pedal basmaya gerek kalmadan 7 kilometre sonra Çalı Mahallesi’ndesiniz.

  B2 Dağyenice Göleti-Atlas-İnegazi (Güney) Parkuru   |     9,5Km.   |     %18,8   |     331mt.   |     525mt.

Misi’den başlayan B1 rotasıyla ulaşabileceğiniz Dağyenice Göleti’nin güneyinden İnegazi’ye uzanan rota trafikten uzak, sessizliğin hâkim olduğu bir bölgeden geçiyor. Bu yolda pedal çevirmek çok keyili.

Misi’nin 7 kilometre güneyindeki Dağyenice Göleti ve çevresi, bölgenin en popüler yeri. Dört mevsim ziyaretçi ağırlayan gölet doğa yürüyüşü parkurları ve bisiklet rotalarının geçiş noktasında bulunuyor. Özellikle bahar ve yaz aylarında piknikçiler dışında gölet etrafında çadır kuran kampçılar ve olta balıkçılarıyla karşılaşabilirsiniz.

Gölet altındaki sapak Atlas, İnegazi ve Çalı Göleti’ne ulaşan rotaların da ayrım noktası. Yön levhasından sola dönün. Bozuk asfalt 500 metre sonra gölet bendine çıkar. 1 kilometre sonraki kavşakta yön levhalarından sağa, Atlas istikametine dönün. Göleti sağınıza alarak toprak yola dönüşen rotada tarlalar arasından ilerleyin. 2 kilometre boyunca düz bir çizgi halinde uzanan toprak yol Heybeliler Sırtı altında orman içine girip Tekeler Tepe altından geçiyor. Atlas Mahallesi yakınlarında geçişi zorlaştırmayacak kadar küçük iki derecik rotayı kesiyor. Bu yolda of-road araçlarının yaptığı tahribat nedeniyle özellikle yağışlı havalar sonrasında rotanın yanındaki ince patikalardan geçmek zorunda kalabilirsiniz. Bisiklet yolu Atlas Mahallesi içinde cami yanından batıya ilerliyor. Mahalle çıkışındaki yön levhasından Kadriye yönünde 250 metre daha düz devam edin ve sağdaki yön levhasının yanındaki toprak yola girin. Yol, evler ve tarlalar arasından geçerek 1,5 kilometre sonra İnegazi meydanına bağlanıyor.

İnegazi’ye asfalt yoldan inmek isterseniz Çalı’ya bağlanan asfalt yola girin. 1 kilometre sonra yön levhalarından sola döndüğünüzde 2 kilometre sonra İnegazi meydanına ulaşacaksınız.

  B3 Dağyenice Göleti-Atlas-Kuruçeşme-Kayapa Parkuru   |     23Km.   |     %16,2   |     174mt.   |     477mt.

Dağyenice Göleti başlangıcıyla İnegazi ve Kuruçeşme üzerinden Kayapa’ya bağlanan rota 23 kilometre uzunluğunda. Bisiklet turuna B1 rotasından başlarsanız Misi-Kayapa arası 29 kilometre.

B3 rotası, Dağyenice Göleti piknik alanından geçip Çalı Mahallesi’ne inen B1 rotası ile yaklaşık 4,5 kilometre aynı yoldan ilerliyor. Atlas Mahallesi altında, Atlas-İnegazi tabelasından sola ilerleyen toprak yol 1 kilometre sonra Atlas piknik alanı yanından asfalta bağlanıyor. Bu noktada sola giden yol sizi Atlas ve sonrasında Kadriye‘ye, sağa giden yol ise Çalı’ya çıkarır. Yön levhasından sağa dönüp 500 metre ilerleyin ve ardından sola dönüp yolunuza devam edin. Asfalt yol 2 kilometrelik inişten sonra İnegazi Mahallesi’ne çıkar.

Bu rotayı bahar aylarında yaparsanız İnegazi’de üretilen çileklerin tadına bakın. Meydandan Üçpınar Mahallesi yönünde yolunuza devam edin. Köprüyü geçtikten sonra yükselmeye başlayan rota 2 kilometre sonra asfalttan ayrılır. Kuruçeşme-Kayapa yön levhasından sağa dönerek orman içine giren rota toprak yolda 1 kilometrelik inişten sonra Elmacık Dere üstündeki köprüden geçer ve Kelektaşı Tepe altından Kuruçeşme’ye doğru 1 kilometre yükselir. Rota Kuruçeşme’den sonra asfalt üzerinden devam ediyor. Mermer ocakları arasından geçen yol Maksempınar sapağından itibaren 4,5 kilometre sonra Kayapa’da sonlanıyor.

Kayapa yolunda yoğun bir trafik olmasa da mermer taşıyan kamyonlara karşı dikkatli olun.

  B4 Kuruçeşme-Maksempınar-Hasanağa Parkuru   |     16Km.   |     %20,8   |     114mt.   |     501mt.

16 kilometrelik rota Kuruçeşme’den başlayıp Maksempınar üzerinden Hasanağa Mahallesi’ne uzanıyor.

B4 rotasının başlangıç noktası olan Kuruçeşme’ye ulaşmak için İnegazi’ye bağlanan B2 veya B3 rotalarını kullanabilirsiniz. Kuruçeşme’den kuzeye doğru 2,5 kilometresi iniş olan yol Kayapa-Maksempınar ayrımındaki yön levhalarından sola dönerek asfalt yoldan Yokuşbalı Tepe’ye doğru 370 metreden 485 metreye yükselerek devam eder. Mermer ocaklarının bulunduğu bölge araç yoğunluğu açısından diğer yollara göre oldukça hareketli. Kuruçeşme sapağından Maksempınar’a kadar olan 5 kilometrelik asfalt yolda özellikle Kayapa’ya inen kamyonlara dikkat edin.

Maksempınar dağlık bölgenin en büyük ve düzenli yerleşimi. Hasanağa parkuruna girmeden önce burada mola verebilirsiniz.

Maksempınar Mahallesi altındaki asfalt yolun sağındaki yön levhalarından Kocaoğlak Deresi piknik alanı yoluna girin. Bozuk asfalt 1,4 kilometre sonra Kocakıvırcık Tepe altından geçerek piknik alanında sonlanır. Burada mola verip içme suyu ihtiyacınızı giderebilirsiniz. Yön levhasından sağa dönün ve toprak yolda ilerleyin. Değirmenler Dere’nin solundaki sırt hattından, köy evleri arasından ilerleyen rota Maksempınar yangın kulesinin altında, meşelikler arasından geçip 1,8 kilometre sonra Unçukuru-Hasanağa asfaltıyla birleşiyor. Bu noktada sağa dönüp 500 metre ilerleyin ve yön levhasından sağa dönerek toprak yola girin. Kocayokuş Tepe ve Yeldeğirmen Tepe altındaki sırttan geçen yol göletin solundan ilerleyip 5 kilometre sonra Hasanağa’ya çıkıyor.

Şehir merkezine gitmek için Kayapa ve Tahtalı yönünde B9 rotasını kullanabilirsiniz.

  B5 Maksempınar-Akçalar Parkuru   |     12Km.   |     %17,9   |     31mt.   |     548mt.

12 kilometrelik B5 rotası, Unçukuru üzerinden Akçalar’a bağlanıyor.

Maksempınar dışından geçen asfalt yoldan batıya, Unçukuru yönünde ilerleyin. Rota, başlangıç noktasından itibaren yaklaşık 2,5 kilometre hafif bir eğimle yükseliyor. Kale Tepe’de 550 metreye ulaşan asfalt yol daha sonra alçalmaya başlıyor. Unçukuru üstündeki kavşak Mysia Yolları B5, B10 ve B13 bisiklet rotalarının da ayrım noktasıdır. Akçalar-Hasanağa istikametine dönün. B5 rotası bu noktadan itibaren asfalt yoldan inişe geçer. Dağlıyolu sırtında meşelikler arasından geçen karayolunda 1,5 kilometre sonra Uluabat Gölü manzarası görünmeye başlar. Nilüfer Havacılık Şenlikleri’nin yapıldığı Fadıllı Yamaç Paraşütü Tesislerine inen toprak yol ayrımını geçip sürmeye devam edin. Rota 3,6 kilometre sonra yön levhasından sola dönüp yeniden toprak yola giriyor ve alçalmaya devam ediyor. Mermer ocakları arasından geçip tarlalar arasında düze çıkan rota, köy içi toprak yoldan Akçalar’a ulaşıyor.

B5 rotasının 5,5 kilometrelik bölümü Maksempınar yangın kulesi altındaki su deposundan itibaren Trans Mysia 5 parkuru ile aynı hat üzerinden ilerliyor.

Alternatif: Bu rotada Uluabat Gölü ve Bursa ovasının doyumsuz manzarasını seyretmek isterseniz, Maksempınar yangın kulesine giden patikayı kullanabilirsiniz. Maksempınar altındaki çıkış noktasından 2 kilometre sonra göreceğiniz yangın kulesi tabelasından sağa dönün ve 1,7 kilometre toprak yolda pedallayın. Uluabat Gölü ve Bursa ovası’nın panoramik manzarasını izleyip fotoğraf çekebileceğiniz yangın kulesine ulaşırsınız. Kulenin altından inen yol 500 metre sonra Unçukuru’ndan gelen asfalta bağlanır. 2,5 kilometrelik alternatif yol, rotayı 1 kilometre kısaltıyor. Yangın kulesinden göreceğiniz muhteşem manzaranın ve sessizliğin tadını çıkarın.

  B6 Akçalar-Başköy-Gölyazı Parkuru   |     16Km.   |     %6,3   |     70mt.   |     100mt.

Şehir merkezine 34 kilometre uzaklıktaki Akçalar’a ulaşım, İzmir asfaltı üzerinden sağlanabiliyor. Akçalar’a Misi’den başlayan 22 kilometrelik B9 rotasını kullanarak Tahtalı-Kayapa üzerinden de ulaşabilirsiniz.

B6 rotası Akçalar’ı Başköy yoluyla Bursa-İzmir karayoluna bağlayan asfalttan geçiyor. Çiğdemlik Caddesi çıkışındaki yön levhasından kuzeye uzanan asfalt yoldan Başköy istikametinde 3,2 kilometre ilerleyin. Akçalar göl seviyesinde olmasına rağmen yolun 1 kilometrelik bölümü Adapırnal Tepe’ye doğru yükseliyor. Başköy’e 1 kilometre kala göreceğiniz Gölyazı-Uluabat yön levhasından sola dönüp ilerleyin. Bahçeler sırtı altından geçen su kanalına paralel giden rota, toprak olmasına rağmen yaz aylarında rahat bir geçiş sağlıyor. Ancak bahar aylarında tarlalardan çıkan traktör geçişleri nedeniyle yolun bazı bölümleri çamur oluyor.

Bahçeler sırtından itibaren tarlalar arasından geçen sulama kanalına paralel, zikzak çizerek ilerleyen toprak yol 5,4 kilometre sonra Çatalağıl Mahallesi karşısına çıkıyor. Burada Akçalar’dan gelen Trans Mysia 6 parkuruyla birleşip 2 kilometre daha zikzak çizerek ilerliyor. Bisiklet rotası yön levhasının yanından Gölyazı asfaltına çıkarken Trans Mysia Yolu sola dönüp ayrılıyor.

Rotanın bundan sonraki bölümü Gölyazı’ya kadar 4,5 kilometrelik asfalt yol. Havanın geç karardığı yaz aylarında gezinizi Eskikaraağaç veya Uluabat’a kadar uzatmak isterseniz asfalta çıktığınız noktanın 500 metre altındaki yön levhasından sağa dönüp B15 rotasına girin.

  B7 Görükle-Başköy Parkuru   |     10Km.   |     %9,7   |     36mt.   |     137mt.

Görükle merkezden başlayarak İrfaniye üzerinden Başköy’e bağlanan rota, Gölyazı veya Akçalar’a ulaşmak isteyen bisikletçilerin İzmir asfaltına çıkmadan güvenli bir gezi yapmalarını sağlıyor.

Görükle Atatürk Bulvarı’ndan başlayan rotayla Atatürk Caddesi’nden geçip Fevzi Çakmak Caddesi üzerinden eski Görükle merkezine ulaşılıyor. Burası, Nilüfer Belesiyesi Mübadele Evi, Görükle Hizmet Binası ve mübadillerin buluştukları Rıza Aga Mübadele kahvesinin bulunduğu canlı bir yer.

B7 Rotası buradan sonra Fevzi Çakmak Caddesi boyunca devam ediyor ve Motormeşeler Parkı yanından geçerek asfalt üzerinden İrfaniye Mahallesi’ne ulaşıyor. İrfaniye içinden geçen asfalt yol 3,5 kilometre sonra İzmir yolu yakınlarına iniyor. Civardaki fabrikalardan yük taşıyan tırlar da bu yolu kullandıklarından tedbiri elden bırakmayın. Gökçe-Büyükbalıklı kavşağında fabrika yanından geçen asfalt yoldan sürmeye devam edin. Bu yol bir süre sonra Bursa çevre yolu altından geçiyor.

Yaklaşık 1 kilometre sonra Başköy-Gölyazı bisiklet tabelasından sola dönerek yolunuza devam edin. Tarlalar arasında kalan bozuk asfalt sizi İzmir karayolunda akaryakıt istasyonu yanına çıkaracak. Bu noktadan itibaren 200 metre yolun sağından pedallayıp köprülü kavşak üstünden geçin ve sola, Başköy-Fadıllı istikametine devam edin. 1 kilometre sonra Gölyazı-Uluabat, Akçalar-Hasanağa bisiklet levhalarının bulunduğu noktaya ulaşacaksınız.

Bu noktada rota seçimi sizin.

  B8 Tahtalı-Görükle-Kapanca Parkuru   |     36,5Km.   |     %17,3   |     19mt.   |     291mt.

Başlangıç noktası Tahtalı olan rota, Bizans ve Osmanlı döneminde kullanılan tarihî yollar üzerinden geçerek sizi Mudanya sınırlarındaki Kapanca sahiline götürüyor.Tahtalı’ya Beşevler-Çalı Sanayi arasındaki asfaltı kullana­rak veya Alaaddinbey Mahallesi’nden geçerek ulaşabilirsiniz.Diğer bir seçenek ise Misi-Akçalar arasındaki B9 rotası.

Tahtalı Mahallesi altından geçen anayoldaki Ürünlü-Görükle tabelasından saparak asfalt yolda 2,8 kilometre ilerlediğinizde eski adı Kite olan Ürünlü Mahallesi’ne ulaşırsınız. Ürünlü girişinde sola dönen rota, tarla ve bah­çeler arasındaki toprak yolu kullanarak 2 kilometre sonra Görükle-Kayapa bağlantısını sağlayan asfalta çıkıyor.Sağa dönüp Görükle istikametinde 500 metre ilerleyin ve köprülü kavşağı geçtikten sonra altgeçitten Görük­le’ye girin.Atatürk Bulvarı’ndan geçen yol sizi Atatürk Caddesi ve Fevzi Çakmak Caddesi bağlantısıyla eski Görükle merkezine ulaştırır.

Buradan itibaren Görükle dışına çıkıp İrfaniye yönünde ilerleyin ve kavşaktaki yön levhalarından Dereköy-Ka­panca istikametine dönün.Mudanya sınırındaki Balabancık’a girmeden sola döndüğünüzde Çekrice ve Dere­köy’den geçerek 28 kilometre uzaklıktaki Mirzaoba’ya varacaksınız. Tamamı asfalt olan yol Çekrice’den itibaren Mirzaoba’ya kadar yaklaşık 8 kilometre boyunca 50 metre rakımdan 250 metreye yükseliyor. Eski bir Osmanlı yerleşimi olan Mirzaoba’dan Kapanca Antik Limanı’na ulaşmak için önünüzde 2 yol var. Soldaki yolu kullan­dığınızda rota Kaymakoba ve Yalıçiftlik üzerinden geçerek 9 kilometre sonra Tirilye-Eşkel yoluna çıkar. Eşkel asfaltından 3 kilometre sonra Kapanca sahilindesiniz.

Alternatif: Mirzaoba’nın 1 kilometre dışındaki yön levhalarından sağa Kapanca istikametine dönerseniz, Os­manlı döneminde Kapanca’dan Kite’ye yük taşıyan kervanların kullandığı Barabeli Boğazı yolundan geçerek 14 kilometre sonra Kapanca Antik Limanı’na inen toprak yola bağlanırsınız.

  B9 Misi-Kayapa-Akçalar Parkuru   |     22Km.   |     %20,4   |     32mt.   |     227mt.

Misi’yi Akçalar’a bağlayan 22 kilometre uzunluğundaki asfalt rota, Nilüfer ilçesinin en eski yerleşimleri Demirci, Çalı, Yaylacık, Tahtalı, Kayapa ve Hasanağa mahallelerinden geçiyor.

B9 rotası Misi’den Dağyenice Göleti’ne uzanan B1 rotası ile aynı noktadan başlıyor ve yaklaşık 500 metre sonra sağa dönüp asfalt yoldan Demirci’ye uzanıyor.Tarihî çınarın üstünden başlayan Dedeman Sokak doğrudan Çalı Sanayi Bölgesi Beyaz Sokak’tan geçip Çalı Cumhuriyet Caddesi’ne çıkıyor.Cadde başında önce sola, ardından sağa dönüp Bursa Caddesi, Şen Caddesi, Koşuyolu Caddesi ve Yaylacık Caddesi’ni kullanın.Yaylacık Mahalle­si’nden geçen rota 17.Sokak’tan devam edip Tahtalı Mahallesi’ne ulaşıyor.Meydandaki tarihîçınarın sağından devam edin.Sağda göreceğiniz şehitlikte Kurtuluş Savaşı sırasında Yunan askerlerinin şehit ettiği köy sakinle­rinin mezarları bulunuyor. Mezar taşlarıüzerinde köy sakinlerinin şehit edildiği silahların kazılı olduğu bu ilginçşehitliği ziyaret edebilirsiniz.

Çınar Sokak 1 kilometre sonra Bursa yoluna bağlanıyor.Sola dönüp yolunuza devam edin.Araç trafiğinin olduğu anayoldan 2 kilometre ilerlediğinizde Kayapa’ya ulaşacaksınız. Rota 4,5 kilometre sonra Sanayi Bölgesi içinden geçip Hasanağa’ya ve ardından 1 kilometre sonra Cumhuriyet Caddesi üzerinden Hasanağa Organize Sanayi Bölgesi’ne çıkıyor. Akçalar yönünde trafiğin az olduğu yoldan devam edin. Buraya gelmişken Aktopraklık Hö­yük Arkeopark ve Açıkhava Müzesi’ni de ziyaret edebilirsiniz. Rota 1,8 kilometre sonra Akçalar’a ulaşıyor. Yol ayrımından sağa dönerek yolunuza devam ettiğinizde Çiğdemlik Caddesi üzerinden rota sonuna ulaşacaksınız.

Bu noktada sağdan Gölyazı, soldan ise Uluabat rotalarına girebilirsiniz.

  B10 Kadriye – Çınarcık Barajı – Unçkuru Parkuru   |     30Km.   |     %17,8   |     328mt.   |     847mt.

Trans Mysia parkurlarının geçiş noktasındaki Kadriye Mahallesi Nilüfer ilçesinin güney sınırına yakın dağlık bölgede bulunuyor.Rotanın başlangıç noktasına Çalı-Atlas mahalleleri üzerinden asfalt yol veya Dağyenice Göleti’nden Atlas’a bağlanan B2 ve devamında B16 rotasını takip ederek ulaşabilirsiniz. Atlas Mahallesi’nden itibaren 5,7 kilometrelik rota asfalt yolda 485 metreden 750 metre rakıma yükseliyor. Orhaneli ilçesi sınırına 1,5 kilometre uzaklıkta yer alan Kadriye Mahallesi’nde cami önünden başlayan asfalt yol yön levhalarından sağa dönüp 1,4 kilometre sonra rotanın en yüksek noktası 850 metreye yükseliyor ve ardından inişe geçiyor. Tepe üstünde 1 kilometrelik bölümü mermer ocakları sahasından geçen rota başlangıç noktasından 6,5 kilometre sonra eski bir Osmanlı yerleşimi olan Koçu Mahallesi’nden geçip 1 kilometre sonra Orta Mahallesi’ne bağlanıyor. Nilüfer’in güneyindeki dağlık bölge vadiler, kayalık ve ormanlık alanlar, asırlık çınarlar ve kırsal mimari örnekle­rinin olduğu çok sayıda tarihî yerleşimleri barındırıyor.

Rota Orta Mahallesi’nden sonra Başköy’e uğruyor.8 kilometrelik bir asfalt inişi sonrasında Çınarcık Mahallesi ve sonrasında adını verdiği göletin yanına iniyor.Rotanın devamı yine asfalt. Göletten sonra 340 metreden 500 metreye yükselen 10 kilometrelik yol Nilüfer sınırına girip Korubaşı Mahallesi’ni geçiyor ve ardından Un­çukuru’nda sona eriyor. Unçukuru’ndan itibaren B12 rotasından Hasanağa’ya veya B4 rotasından Maksempınar üzerinden Kayapa’ya ulaşabilirsiniz.

Alternatif: Orta Mahallesi çıkışından 300 metre sonra sola dönen yol Süleymanbey Mahallesi’ne iniyor. Tarihî kayıtlara göre “İlbiseler” bölgesinin beş köyünden biri olan tarihî Süleymanbey’den Başköy’e dönüp normal rotanızdan yolunuza devam edebilirsiniz.

  B11 Kadriye–Tekçam Sırtı–Dağyenice Göleti–Misi Parkuru   |     19Km.   |     %20,6   |     170mt.   |     853mt.

Trans Mysia parkurlarının buluşma noktalarından biri olan Kadriye Mahallesi Orhaneli sınırına ilerleyen B10 bi­siklet rotasının da başlangıç noktası.

Doğa yürüyüşçülerini görmeye, ağırlamaya alışkın Kadriyeliler son yıllarda, özellikle hafta sonlarında bu yolu kullanan çok sayıda bisikletçiyle de tanışmışlar. B11 rotası dağ bisikleti ile macera arayan bisikletseverlere hitap ediyor.Kadriye meydanından dağ yönünde ilerleyip Dağyenice Göleti-Misi tabelasından sola dönün.Rota, Kad­riye Meydanı’ndan itibaren 500 metre boyunca yükselerek Akçaalan Tepe’ye doğru devam ediyor ve ardından orman yolundan yumuşak bir eğimle 1 kilometre iniyor.Sonrasında yaklaşık 800 metre daha pedalladığınızda rotanın en yüksek noktası olan Taş Tepe altından geçiyorsunuz. Tekçam Sırtı’na kadar solda Bursa ovası, sağda Doğancı Barajı’nı besleyen derelerin aktığı vadiler ve karşıda tüm heybetiyle duran Uludağ’a doğru belirgin toprak yoldan geçiyorsunuz. Sırt hattı zengin bitki örtüsü ve yer yer çam ağaçlarıyla bezeli. Tekçam Sırtı’ndan itibaren Dağyenice Göleti’nin güneyine kadar 5,5 kilometre boyunca yumuşak bir eğimle inen rota, göletin doğusundaki toprak yoldan geçerek Dağyenice ve Misi’ye uzanan yolla birleşiyor.

Gölet altından yaklaşık 1 kilometre sonra yol ikiye ayrılıyor.Soldaki doğrudan Misi’ye inerken sağdaki yol mola verebileceğiniz Dağyenice Mahallesi’ne uğruyor. Dağyenice’den kuzeye devam eden asfalt yol 3,7 kilometre sonra Misi’ye varıyor.

  B12 Maksempınar–Hasanağa Parkuru   |     14Km.   |     %17   |     116mt.   |     548mt.

Maksempınar’dan Hasanağa’ya bağlanan 14 kilometre uzunluğundaki rotanın tamamı asfalt. Maksempınar al­tından batıya uzanan asfalt 3 kilometre sonra Unçukuru’na girmeden önceki kavşaktan sağa dönüyor. Maksem­pınar’dan Akçalar’a inen B5 parkuru da 6 kilometre boyunca aynı yoldan ilerliyor. Dağlıyolu Sırtı’nın batısından, çam ve meşe ormanlarının arasından uzanan yol araç trafiği açısından oldukça sakin, etraf sessiz.

Kavşaktan itibaren Uluabat Gölü ve uzakta Marmara Denizi manzarasına doğru vadi içinden geçerek pedal çe­viriyorsunuz. Kavşaktan sonra kıvrılarak inen yolda Uluabat Gölü ve adalarını kuşbakışı izleyip fotoğraf çekebile­ceğiniz birçok nokta göreceksiniz. Trans Mysia 5 parkuru Maksempınar yangın kulesi altından geçen patikadan inerek B12 rotasıyla buluşuyor ve 500 metre sonra Dağlıyolu Sırtı altında orman müdahale yolundan Akçalar parkuruna giriyor. Bundan sonra önünüzde 7 kilometrelik asfalt yol var. Kocayokuş Tepe ve Yeldeğirmeni Tepe altından geçip Bağlarbaşı Sırtı’ndan ilerlerken Hasanağa Göleti sağınızda kalıyor.

Yolun sonu Hasanağa Mahallesi.Şehir merkezine dönüş için B9 rotasını kullanabilirsiniz.

Alternatif: Rotanın başlangıç noktasından 2 kilometre sonra sağda göreceğiniz toprak yol, Uluabat Gölü ve Bursa ovasının muhteşem manzarasını seyredip mola verebileceğiniz Maksempınar yangın kulesine gidiyor. Kocaoğlak Deresi piknik alanı yakınlarındaki kulede, orman yangınlarına karşı bir görevli bulunuyor.Kule altında açılmış toprak yol, su deposunun yanından dik inerek Hasanağa ve Akçalar’a giden rotaların geçtiği asfalta kavuşuyor.

  B13 Maksempınar–Ayaz Parkuru   |     33Km.   |     %10,9   |     31mt.   |     548mt.

Maksempınar’dan başlayan rota sizi orman içinden geçen asfalt yollardan Uluabat Gölü’nün batısına götürüyor.Kuruçeşme ve Kayapa’dan çıkan bisiklet rotaları da Maksempınar Mahallesi’nden geçiyor.Rotanın sonlandığı Ayaz Mahallesi ise Uluabat rotasının bağlantı kavşağı.

33 kilometre uzunluğundaki B13 rotası Mustafakemalpaşa ilçesine bağlı Ayaz Mahallesi’ne bağlanıyor.Maksem­pınar Mahallesi altından Unçukuru istikametine uzanan asfalttan pedallamaya başlayın. 2,3 kilometre sonra geçeceğiniz 580 rakımlı Bayrak Tepe bölgenin en yüksek noktası. 500 metre daha ilerleyip karşınıza çıkan kavşaktan sola dönün.Asfalt yolda sürmeye devam edin.Unçukuru’nu geçtikten 2 kilometre sonra Mustafake­malpaşa sınırında olacaksınız.

Bayrak Tepe’den sonra hafif eğimlerle zorlanmadan geçebileceğiniz 14 kilometrelik rota Kazanpınar Mahal­lesi’ne uğramadan Sincansarnıç yol ayrımından geçerek devam ediyor.Çam ormanlarıyla çevrili asfalt yolda trafik yok denecek kadar az, etraf sessiz. Körekem’den sonra Uğurlupınar ve ardından Söğütalan istikametinde ilerleyen rota Kilkuyuları Tepe altındaki kavşakta Akçalar’dan gelen B15 rotası ile birleşiyor.Yön levhalarından sola dönüp Kadirçeşme Mahallesi üstünden geçen yolda 4 kilometre daha sürün ve yine bisiklet tabelasından Aliseydi yönüne dönün. Kavşaktan itibaren alçalıp yükselerek 3,8 kilometre devam eden rota Ayaz Mahallesi dışındaki meydanda sona eriyor. Ayaz Mahallesi, Dorak Mahallesi’nden inip Uluabat Gölü sahilindeki bentten ilerleyen B14 ve Akçalar’dan gelen B15 rotalarının da geçiş noktası.

  B14 Uluabat Turu (Sahil Yolu) Parkuru   |     88Km.   |     %12,5   |     4mt.   |     424mt.

Akçalar’dan başlayan rota Mustafakemalpaşa’nın Dorak Mahallesi’ne kadar B14 rotasıüzerinden geliyor. Dorak Mahallesi’nde asfalttan ayrılarak dik bir rampadan inerek Uluabat Gölü kıyısına bağlanıyor.

18 kilometrelik asfalt yol Fadıllı, Akçapınar ve Onaç güzergâhından geçiyor.Rota, Fadıllı’dan 2 kilometre sonra yük­selmeye başlıyor.Zeytin ve İncir ağaçlarıyla çevrili asfalt yolda ilerlerken göl sağınızda kalıyor.Akçapınar’a doğru kıvrılarak yükselen yol Onaç’ı geçtikten sonra Dorak Mahallesi’nde 500 metre rakıma ulaşıyor.Yaklaşık 12 kilomet­relik bir tırmanıştan sonra Dorak Mahallesi altındaki yön levhasından sağa sapın. 2,5 kilometrelik toprak yol defne ve zeytinlikler arasından dik iniyor ve göl kıyısında düze çıkıp doğudan gelen toprak patikayla birleşiyor. Bu yol geçmişte Mustafakemalpaşa’ya uzanan ve tarihî haritalarda görülebilen eski Kirmasti yolu.İniş noktasından sonra 1 kilometre daha ilerlediğinizde DSİ istasyonunun yanına çıkacaksınız. Bozuk yol istasyondan 3,5 kilometre sonra Karaoğlan Mahallesi’ne ardından da 3,8 kilometre daha asfalt üzerinden devam edip Ayaz’a varıyor. Ayaz Mahallesi Uluabat ova yolu ve Uluabat sahil yolu rotalarının birleştiği bir kavşak noktası.Uluabat-Gölyazı tabelasından sağa dönüp 1 kilometre sonra köprüyü geçin ve tekrar sağa dönün.

Ayaz’dan çıktıktan bir kilometre sonra göle akan Mustafakemalpaşa Çayıüstündeki köprüden geçeceksiniz. Sağa dönün ve solunuza ekili alanları, sağınıza Mustafakemalpaşa Çayı’nı alarak 5,5 kilometre daha pedallayın. Uluabat Gölü sahiline doğru ilerleyen yolda ilerlerken sessizliğin tadınıçıkarın.Göl taşkınları için yapılan sedde üzerine ulaş­tığınızda sola dönün.Önünüzde Uluabat’a kadar 13 kilometrelik toprak ve yer yer taşlık bir yol var. Ormankadı’ya dönen yol ayrımını geçtikten sonra sağda göreceğiniz gözlem kulesine uğrayıp çevreyi seyretmeyi de unutmayın. Sahil yolunun sonu Uluabat’a çıkıyor.Karayoluna çıkıp asfalttan 3 kilometre devam edip sağa döndüğünüzde bu yol sizi tarihî Issız Han’ın önünden geçen Eskikaraağaç ve Gölyazı güzergâhından Akçalar’a çıkaracak.Uluabat-Ak­çalar arasında gölün kuzeyinden ilerleyen 32 kilometrelik rota ıssız bir güzergâhta, ekili alanlar arasındaki toprak yollardan geçiyor.

  B15 Uluabat Turu (Ova Yolu) Parkuru   |     90Km.   |     %17,3   |     10mt.   |     420mt.

Akçalar’dan başlayıp Uluabat Gölü etrafını tam bir tur dolaştıktan sonra yeniden Akçalar’a ulaşan 88 kilometre­lik rota Fadıllı, Akçapınar, Onaç, Dorak, Ayaz, Uluabat, Gölkıyı, Eskikaraağaç ve Gölyazı güzergâhından geçiyor.

Rota gölün doğu kıyısındaki Akçalar’dan başlıyor ve Fadıllı Mahallesi’ni geçtikten 4,5 kilometre sonra Mustafake­malpaşa ilçesi sınırına giriyor. Rotanın tek yorucu yeri zeytin ve çam ağaçlarının bir koridor oluşturduğu 14 kilo­metrelik sert rampa.Akçapınar, Onaç ve Dorak’tan geçen yol Taşpınar Mahallesi’nden sonra rahatlıyor ve yumuşak inişlerle Kadirçeşme üzerinden geçip Aliseydi sapağından dönüyor ve Ayaz Köyü’ne bağlanıyor.

Ayaz’dan sonra İncilipınar, Doğancı, Yeşilova ve Ormankadı rota üzerindeki diğer mahalleler. Mustafakemalpa­şa ovasının bereketli topraklarında pedal çevirirken, düz ovada genellikle bisiklet kullanan yöre insanının yine de meraklı bakışlarıyla karşılaşacak, sorularla başlayan sıcak sohbetlerle yorgunluk gidereceksiniz. Ormankadı girişin­deki yön levhasından sola dönen yolu takip edin.Karacabey sınırında Bakır Mahallesi dışından, tarlalar arasında ilerleyen toprak yoldan geçip 8 kilometre sonra Uluabat’a varacaksınız. Rota Uluabat sonrası Akçalar’a kadar B14 rotasıyla aynı yoldan ilerliyor.

Alternatif: Rota üzerindeki Bakır Mahallesi dışından geçen yolu kullanmayıp Uluabat Mahallesi’ne sahil yolun­dan da ulaşabilirsiniz. Bunun için Ormankadı Mahallesi içinden ge

Mysia Bisiklet Rotaları
Tarih 2020-07-09 17:21:43

mysiabisiklet rotalarıbursanilüfer
Yorumlar
Yorum Yok

Doğadakiler

Yazmış olduğunuz görüşleriniz, editörlerimiz tarafından incelendikten sonra en kısa sürede yayına alınacaktır.

Son Eklenenler
Deniz Can SÖNMEZOĞLU

Köye Taşındım Geçinebilir miyim? Kemer Sıkma Yöntemleri!

Deniz Can SÖNMEZOĞLU 5 ay önce

Murat SARI

Hayat kurtaran seyahat siteleri

Murat SARI 5 ay önce

Deniz Can SÖNMEZOĞLU

Taş Fırın Nasıl Yapılır?- Kendin Yap DIY

Deniz Can SÖNMEZOĞLU 5 ay önce

Murat SARI

24 SAAT HAVUZUN DİBİNDE ÇADIR KAMPI

Murat SARI 6 ay önce

Murat SARI

Kamp Malzemeleri Almak İçin İhtiyaç Kredisi Çekilir mi?

Murat SARI 6 ay önce

İbrahim DEVECİ

Kamp Tatili Zamanı: Hayatınızı Kolaylaştıracak Teknolojik Kamp Ürünleri

İbrahim DEVECİ 7 ay önce

İbrahim DEVECİ

Doğanın Kucağında Bisiklet: Temel İpuçları ve Rehber

İbrahim DEVECİ 7 ay önce